Atletico Madrid'de forma giyen milli futbolcu Arda Turan'ın babası Adnan Turan, oğlu ile ilgili çok özel açıklamalarda bulundu.
Atletico Madrid'de forma giyen
milli futbolcu Arda Turan'ın babası Adnan Turan'dan oğlu hakkında özel
açıklamalar... Baba Turan, oğlunun futbol yaşantısını en ince ayrıntılarıyla
Milliyet'ten Bilal Meşe'ye değerlendirdi. İşte o röportaj:
Çok çekti çok!
“Arda futbolu çok seviyor ağabey... Her şeyini kendisi hazırlardı. Mesela kramponları çamurluysa diş fırçasıyla temizlerdi. Akşam 9’da idmandan gelirdi. A Takımla idmana çıkmadan önce kendi malzemesini evde yıkıyordu. Yemeğini yer, dersine çalışır yatardı. Benimle beraber çıkardı evden. Benden sonra gelirdi. Soğukta karda kışta titreyerek dönerdi eve. Şimdi millete sorsan iki topa vuruyor milyon dolar alıyor derler. Çok çekti, çok...”
‘Sihirli kartvizit"
“Galatasaray’a gidişi şöyleydi; Merter sahasında eski Davutpaşalı İlker vardı. Deve İlker derlerdi o zaman. O görmüş, bizim Sebahattin abiye demiş. ‘Bu çocuğu Galatasaray’a götüreyim’ diye. Kartvizit çıkarmış, not yazmış. Çalışıyordum, eşim Yüksel götürdü Arda’yı seçmelere... Ancak, oradaki hoca eşime, seçmelerin bittiğini ve takımı kurduğunu söylemiş. O sırada eşim kartviziti göstermiş. Kartvizite baktıktan sonra, ‘iyi bekle’ demiş... Aradan yarım saat geçmiş, ne çağıran var, ne soran. Eşim dayanamamış, “Oğlumu çağırmayacak mısınız?’ diye yeniden sormuş. Ahmet hoca sahada maç yaptıracakmış 11’e 11. Bir takım eksikmiş. O da ‘dışarıda bir çocuk vardı, giyinsin gelsin’ demiş. 15 dakika falan oynamış, Ahmet hoca beğenmiş, cuma günü yeniden seçmeye çağırmış. Seçmeleri kazandı Arda. Ekim ayıydı, sanırım, Galatasaray’la idmana çıktı, Almanya’ya turnuvaya götürdüler. Ondan sonra ‘Allah yürü kulum’ dedi...”
Manisa can sıktı
Ne var ki, doğuştan Galatasaray’lı olan Arda’nın, Manisaspor’a kiralık verilmesi, onun tüm yaşamını alt - üst etmiş. Akşam eve gelmiş, iki gözü, iki çeşme misali!
“Eve geldim, Arda ağlıyordu. ‘Baba ben futbolu bıraktım’ dedi, şaşırdım. ‘Niye’ diye sordum. Sanırım iki maçta kırk dakika falan bir şans vermişler. O da hem kiralık gitmesine, hem de oynatılmamasına tepki gösterdi. ‘Bırakacağım’ dediğinde, ‘Bak oğlum, ben 20 sene THY’de çalıştım, emekli oldum, 4 milyar tazminat aldım. Sana ne veriyorlar? 25 milyar, maç başı da 4.5 milyar. ‘Oğlum, bak yıllarca çalıştım, 4 milyar aldım, sen 90 dakika oynayacaksın, 4.5 milyar alacaksın’ dedim. O zamanda 300 milyon emekli maaşım var, düşün, emekli maaşımdan sana kaç para kalır, sana ne kadar harçlık verebilirim? Arkadaşların üniversiteye giremediler, köşede dikiliyorlar’ dedim. Kahveye gönderdim kendisini, düşünmesini söyledim. 17 yaşındaydı, transferin de son günüydü, gece 12’de bitiyordu süre. Beşiktaş-Manisa maçı var. Takımın başında da Ersun hoca. Kahveye gitti, bir süre sonra döndü, ‘Tamam, baba Manisa’ya gidiyorum’ dedi. O zaman elli lira gibi bir para verdim, taksiyle Hilton Oteli’ne gitti, neyse sözleşmeyi imzaladılar, 25 milyarı da cebine koydular...”
‘20 Milyarı al baba'
Arda, anne ve babasına çok düşkün bir çocuk... Onların bir dediğini iki etmeyen bir fotoğrafmış gençliğinde. Arda, 25 milyarın 20 milyarını babasına teslim etmiş:
“O zaman kooparatif borcum vardı. Denizbank’a gittim hepsini kapattım. Hepsini kapattığım için de üç yılını almadılar benden. O zaman 40 yaşında borçsuz bir günüm olmuştu. Dünyalar benim olmuştu...”
Arda’nın en büyük hayallerin de biri ise Galatasaray’a kaptan olmakmış:
“Manisa’ya gitmeden önce, hep takıma kaptan olacağını söylüyordu... Ben de kendisine, ‘Git, orada oyna, kendini göster. Madem ki bu kadar büyük konuşuyorsun’ dedim..”
‘Kim bu çocuk?'
Arda’nın Galatasaray’a dönüşünün perde arkasındaki gelişmeler bir hayli ilginç... Baba Turan’dan dinleyelim:
“Fenerbahçe-Manisa maçında Adnan Polat ile Adnan Sezgin beraber maçı izliyormuş. Adnan Polat, Sezgin’e, Arda’yı işaret ederek, ‘Kim bu çocuk’ demiş. Adnan Sezgin ise ‘bizden kiralık giden oyuncu’ diye yanıt vermiş. Adnan Polat da ‘Nasıl yani, kim gönderdi’ diye sormuş, ardından eklemiş: ‘Sezon sonu şartlar ne olursa olsun, bu çocuk yuvaya dönecek’ diye talimat vermiş Sezgin’e... Ve böylece Arda yeniden Galatasaray’a döndü.”
Arda’nın futbol aşkı küçük yaşlara dayanıyor. Öyleki akranları yerine 5 yaşındayken bile büyüklerle oynamak istiyor.
‘Şeker hastası yaptı’
Baba Adnan, Anne Yüksel, Arda’nın hiçbir maçını kaçırmıyormuş... ‘Allah herkese böyle bir çocuk nasip etsin’ diyen baba Adnan aşırı stresten karı - koca şeker hastası olduklarını da dile getirdi ve devam etti: “Annesine çok düşkün. Günde üç defa arar. Maçtan önce sonra hep konuşurlar. Onun sesini duyduğunda iyi veya kötü olduğunu anlar. Evde maçları izliyoruz. Ama ikimiz de şeker hastası olduk. Evlat yüzünden. Bazen son dakikalarda oyuncu dinlenmek ister yere yatar ya. Arda da,’ Annemin izlediğini biliyorum. Üzülecek diye yatmıyorum’ diyor...”
‘Hayali başkan olmak’
Arda’nın Türkiye’ye dönmesini kesinlikle istemiyorum. Eğer Galatasaray’da tekrar oynamak istiyorsa 32 yaşında gelir. Zaten ilerki yaşlarda Galatasaray’a başkan olmayı arzuluyor
Baba Adnan’a ‘Arda’nın Türkiye’ye yeniden dönmesini ister misin?’ sorusunu yönelttik, şiddetle karşı çıktı:
“Hayır, asla... 32 hadi bilemediniz, 35 yaşında dönsün. Galatasaray’da tekrar oynamak istiyorsa, 32’de gelir, iki üç yıl daha oynar. Ama şu aşamada buraya dönmesini asla istemem, zaten onun da böyle bir düşüncesi yok...”
Adnan Turan, oğlu Arda’nın en büyük hayallerinden birini de bize anlattı, tüm samimiyetiyle:
“Hayalinde ileri yaşlarda Galatasaray’a başkan olmak var.”
Adnan beye, Arda’nın Barcelona transferiyle ilgili iddiaları da soruyoruz:
- “Bana göre Arda’nın oyun tarzı Barcelona’ya daha yatkın. Arda teknik bir oyuncu. R.Madrid ona göre değil. Orada herkes kendini yıldız görüyor. Barcelona ise tam tersi. Artı, Barcelona çok pas yaparak oynuyor, tam Arda’ya göre. Bu dedikodu var. Ronaldo dünyanın en iyisi. Ama Messi dünyalı değil uzaylı. Arda’ya göre bu böyle. Zevkle oynarsan yıldız olursun. Para için oynarsan yapamazsın. Arda para için oynasa Rusya’dan teklif geldi. 10 milyon euro verdiler, geri çevirdi. İngiltere’den de isteyen var...”
Hatır sordu olay oldu!
Baba Adnan’a, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile Arda arasında geçen transfer olayını sorduk... Bu konuda ser verdi, sır vermedi...
“Başkan Aziz bey, Arda’ya hatırını sordu, olay oldu. Fazla konuşmak istemiyorum bu konuda. Arda o zaman isteseydi Fenerbahçe’ye giderdi. Çünkü 10 milyon Euro’ya serbest kalırdı maddesi vardı. Aziz bey, 25 milyon euro verdi, gitmedi. Arda’nın öyle parayla - pulla işi olmaz...”
Altıntepsi'yi ihmal etmiyor
A.Madrid’teki gururumuz Arda, futbola ilk adımını attığı Altıntepsi’yi hiç unutmuyor. Fırsat buldukça, bu amatör kulübe maddi ve manevi yardımlarını sürdürüyor. Özellikle forma, eldiven ve krampon alımlarına katkısı olduğunu söylüyor Baba Adnan. Sadece kulüp mü? Okuduğu Yahya Kemal İlkokulu’na da yardım ediyormuş. Baba Adnan: “Hastanelere gider, lösemili, özürlü çocuklara gider, bunlardan hiçbirimizin haberi bile olmaz. Yaptığı yardımları asla söylemez, zaten doğrusu da budur...” (milliyet)
Çok çekti çok!
“Arda futbolu çok seviyor ağabey... Her şeyini kendisi hazırlardı. Mesela kramponları çamurluysa diş fırçasıyla temizlerdi. Akşam 9’da idmandan gelirdi. A Takımla idmana çıkmadan önce kendi malzemesini evde yıkıyordu. Yemeğini yer, dersine çalışır yatardı. Benimle beraber çıkardı evden. Benden sonra gelirdi. Soğukta karda kışta titreyerek dönerdi eve. Şimdi millete sorsan iki topa vuruyor milyon dolar alıyor derler. Çok çekti, çok...”
‘Sihirli kartvizit"
“Galatasaray’a gidişi şöyleydi; Merter sahasında eski Davutpaşalı İlker vardı. Deve İlker derlerdi o zaman. O görmüş, bizim Sebahattin abiye demiş. ‘Bu çocuğu Galatasaray’a götüreyim’ diye. Kartvizit çıkarmış, not yazmış. Çalışıyordum, eşim Yüksel götürdü Arda’yı seçmelere... Ancak, oradaki hoca eşime, seçmelerin bittiğini ve takımı kurduğunu söylemiş. O sırada eşim kartviziti göstermiş. Kartvizite baktıktan sonra, ‘iyi bekle’ demiş... Aradan yarım saat geçmiş, ne çağıran var, ne soran. Eşim dayanamamış, “Oğlumu çağırmayacak mısınız?’ diye yeniden sormuş. Ahmet hoca sahada maç yaptıracakmış 11’e 11. Bir takım eksikmiş. O da ‘dışarıda bir çocuk vardı, giyinsin gelsin’ demiş. 15 dakika falan oynamış, Ahmet hoca beğenmiş, cuma günü yeniden seçmeye çağırmış. Seçmeleri kazandı Arda. Ekim ayıydı, sanırım, Galatasaray’la idmana çıktı, Almanya’ya turnuvaya götürdüler. Ondan sonra ‘Allah yürü kulum’ dedi...”
Manisa can sıktı
Ne var ki, doğuştan Galatasaray’lı olan Arda’nın, Manisaspor’a kiralık verilmesi, onun tüm yaşamını alt - üst etmiş. Akşam eve gelmiş, iki gözü, iki çeşme misali!
“Eve geldim, Arda ağlıyordu. ‘Baba ben futbolu bıraktım’ dedi, şaşırdım. ‘Niye’ diye sordum. Sanırım iki maçta kırk dakika falan bir şans vermişler. O da hem kiralık gitmesine, hem de oynatılmamasına tepki gösterdi. ‘Bırakacağım’ dediğinde, ‘Bak oğlum, ben 20 sene THY’de çalıştım, emekli oldum, 4 milyar tazminat aldım. Sana ne veriyorlar? 25 milyar, maç başı da 4.5 milyar. ‘Oğlum, bak yıllarca çalıştım, 4 milyar aldım, sen 90 dakika oynayacaksın, 4.5 milyar alacaksın’ dedim. O zamanda 300 milyon emekli maaşım var, düşün, emekli maaşımdan sana kaç para kalır, sana ne kadar harçlık verebilirim? Arkadaşların üniversiteye giremediler, köşede dikiliyorlar’ dedim. Kahveye gönderdim kendisini, düşünmesini söyledim. 17 yaşındaydı, transferin de son günüydü, gece 12’de bitiyordu süre. Beşiktaş-Manisa maçı var. Takımın başında da Ersun hoca. Kahveye gitti, bir süre sonra döndü, ‘Tamam, baba Manisa’ya gidiyorum’ dedi. O zaman elli lira gibi bir para verdim, taksiyle Hilton Oteli’ne gitti, neyse sözleşmeyi imzaladılar, 25 milyarı da cebine koydular...”
‘20 Milyarı al baba'
Arda, anne ve babasına çok düşkün bir çocuk... Onların bir dediğini iki etmeyen bir fotoğrafmış gençliğinde. Arda, 25 milyarın 20 milyarını babasına teslim etmiş:
“O zaman kooparatif borcum vardı. Denizbank’a gittim hepsini kapattım. Hepsini kapattığım için de üç yılını almadılar benden. O zaman 40 yaşında borçsuz bir günüm olmuştu. Dünyalar benim olmuştu...”
Arda’nın en büyük hayallerin de biri ise Galatasaray’a kaptan olmakmış:
“Manisa’ya gitmeden önce, hep takıma kaptan olacağını söylüyordu... Ben de kendisine, ‘Git, orada oyna, kendini göster. Madem ki bu kadar büyük konuşuyorsun’ dedim..”
‘Kim bu çocuk?'
Arda’nın Galatasaray’a dönüşünün perde arkasındaki gelişmeler bir hayli ilginç... Baba Turan’dan dinleyelim:
“Fenerbahçe-Manisa maçında Adnan Polat ile Adnan Sezgin beraber maçı izliyormuş. Adnan Polat, Sezgin’e, Arda’yı işaret ederek, ‘Kim bu çocuk’ demiş. Adnan Sezgin ise ‘bizden kiralık giden oyuncu’ diye yanıt vermiş. Adnan Polat da ‘Nasıl yani, kim gönderdi’ diye sormuş, ardından eklemiş: ‘Sezon sonu şartlar ne olursa olsun, bu çocuk yuvaya dönecek’ diye talimat vermiş Sezgin’e... Ve böylece Arda yeniden Galatasaray’a döndü.”
Arda’nın futbol aşkı küçük yaşlara dayanıyor. Öyleki akranları yerine 5 yaşındayken bile büyüklerle oynamak istiyor.
‘Şeker hastası yaptı’
Baba Adnan, Anne Yüksel, Arda’nın hiçbir maçını kaçırmıyormuş... ‘Allah herkese böyle bir çocuk nasip etsin’ diyen baba Adnan aşırı stresten karı - koca şeker hastası olduklarını da dile getirdi ve devam etti: “Annesine çok düşkün. Günde üç defa arar. Maçtan önce sonra hep konuşurlar. Onun sesini duyduğunda iyi veya kötü olduğunu anlar. Evde maçları izliyoruz. Ama ikimiz de şeker hastası olduk. Evlat yüzünden. Bazen son dakikalarda oyuncu dinlenmek ister yere yatar ya. Arda da,’ Annemin izlediğini biliyorum. Üzülecek diye yatmıyorum’ diyor...”
‘Hayali başkan olmak’
Arda’nın Türkiye’ye dönmesini kesinlikle istemiyorum. Eğer Galatasaray’da tekrar oynamak istiyorsa 32 yaşında gelir. Zaten ilerki yaşlarda Galatasaray’a başkan olmayı arzuluyor
Baba Adnan’a ‘Arda’nın Türkiye’ye yeniden dönmesini ister misin?’ sorusunu yönelttik, şiddetle karşı çıktı:
“Hayır, asla... 32 hadi bilemediniz, 35 yaşında dönsün. Galatasaray’da tekrar oynamak istiyorsa, 32’de gelir, iki üç yıl daha oynar. Ama şu aşamada buraya dönmesini asla istemem, zaten onun da böyle bir düşüncesi yok...”
Adnan Turan, oğlu Arda’nın en büyük hayallerinden birini de bize anlattı, tüm samimiyetiyle:
“Hayalinde ileri yaşlarda Galatasaray’a başkan olmak var.”
Adnan beye, Arda’nın Barcelona transferiyle ilgili iddiaları da soruyoruz:
- “Bana göre Arda’nın oyun tarzı Barcelona’ya daha yatkın. Arda teknik bir oyuncu. R.Madrid ona göre değil. Orada herkes kendini yıldız görüyor. Barcelona ise tam tersi. Artı, Barcelona çok pas yaparak oynuyor, tam Arda’ya göre. Bu dedikodu var. Ronaldo dünyanın en iyisi. Ama Messi dünyalı değil uzaylı. Arda’ya göre bu böyle. Zevkle oynarsan yıldız olursun. Para için oynarsan yapamazsın. Arda para için oynasa Rusya’dan teklif geldi. 10 milyon euro verdiler, geri çevirdi. İngiltere’den de isteyen var...”
Hatır sordu olay oldu!
Baba Adnan’a, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile Arda arasında geçen transfer olayını sorduk... Bu konuda ser verdi, sır vermedi...
“Başkan Aziz bey, Arda’ya hatırını sordu, olay oldu. Fazla konuşmak istemiyorum bu konuda. Arda o zaman isteseydi Fenerbahçe’ye giderdi. Çünkü 10 milyon Euro’ya serbest kalırdı maddesi vardı. Aziz bey, 25 milyon euro verdi, gitmedi. Arda’nın öyle parayla - pulla işi olmaz...”
Altıntepsi'yi ihmal etmiyor
A.Madrid’teki gururumuz Arda, futbola ilk adımını attığı Altıntepsi’yi hiç unutmuyor. Fırsat buldukça, bu amatör kulübe maddi ve manevi yardımlarını sürdürüyor. Özellikle forma, eldiven ve krampon alımlarına katkısı olduğunu söylüyor Baba Adnan. Sadece kulüp mü? Okuduğu Yahya Kemal İlkokulu’na da yardım ediyormuş. Baba Adnan: “Hastanelere gider, lösemili, özürlü çocuklara gider, bunlardan hiçbirimizin haberi bile olmaz. Yaptığı yardımları asla söylemez, zaten doğrusu da budur...” (milliyet)
0 yorum:
Yorum Gönder